Uşaklı Höyük Arkeolojik Projesi
Orta Anadolu’daki Arkeolojik Misyonu (MAIAC)
Orta Anadolu’daki İtalyan Arkeolojik Misyonu
Yüzey araştırmaları

Yüzey araştırmaları

Arkeolog, topoğraf, jeolog ve Hititologların işbirliğinde yürütülen arazi araştırmalarının başlangıç evresinde, söz konusu arazinin fiziksel özellikleri ile yerleşim alanları ve tarihi gelişim sürecinin anlaşılması ve canlandırımı hedeflenmiştir. 5 km yarıçaplı bir daire içerisinde ekili alanlar, çayırlar, yaylalar ve Uşaklı çevresindeki ufak dere yataklarını kapsayan geniş çaplı araştırmalar sonucunda, arazinin jeomorfolojik yapısı, kullanım amaçları ve yolları hakkında bilgi elde etmek mümkün olduğu gibi; daha sonraki arkeolojik keşif çalışmalarından kullanılmak üzere ayrıntılı haritalar da hazırlanmıştır. İlgili arazi dahilindeki en geniş sit alanı olduğu sonucuna varılan Uşaklı’ya ek olarak, ufak bir tepecik üzerinde biri Geç Bakır Taş Çağı ile Erken Tunç Çağı arasındaki döneme, diğeri ise Geç Roma/Bizans dönemine ait iki sit alanı daha tespit edilmiştir. M.Ö III. ile M.Ö I. milenyum arasında kalan döneme ait uydu nitelikli yerleşimlerin varlığına dair kanıtlar ise oldukça yetersiz kalmaktadır.

Jeofizik araştırmalardan elde edilen sonuçlar ve tümseğin yamacını örten yüzey toprağının kaldırılması yöntemiyle jeolojik referanslı malzeme toplama çalışmaları, alandaki yerleşim sıralaması ile farklı dönemlerin daha iyi temsil edildiği düşünülen alanların belirlenmesine imkân sağlamıştır. Özellikle ana topoğrafik birimlere ilişkin sistematik malzeme toplama çalışmaları sayesinde, farklı kategorideki buluntuların dağılım haritaları meydana getirilmiştir. Başka diğer sit alanlarındaki katman bağlamlarıyla yapılan kıyaslamalar sonucunda artefaktların tipolojisinin açıkça belirlenebildiği durumlarda, buluntuların zamandizinsel işlevsel nitelikleri ile maruz kaldıkları birikim işlemlerine dair daha kesin ve bilgilere erişilmesi mümkün olmuştur. Özellikle seramik, fakat buna ek olarak örneğin kiremit gibi diğer buluntuların da sınıf ve tiplerine göre ayrılma düzenleri, genel hatlarıyla aynı döneme tarihlendirilebilen malzemelerin üzerinde yoğunlaştığı alanların ve bunu takiben sit alanı dahilindeki farklı yerleşim evrelerinin oluşumu ve gelişiminin önceden tespit edilmesi konusunda etkin ve yararlı olmuştur. Bahsedilen bu işlemler, kazı çalışmalarının başlatılacağı alanların tercihi konusunda bir hazırlık evresi teşkil etmiştir.